Ankara NATO'da geri adım attı, Baltık ülkeleri savunma planını kabul etti

Türkiye geçen hafta Baltık devletleri ve Polonya için hazırlanan Savunma Planı'na onay vermemişti. Ankara, bu kararı, YPG'nin tehdit olarak tanımlandığı Türkiye Savunma Planı belgesinin yayımlanmasına ABD'nin de aralarında olduğu sekiz müttefikin izin vermemesi üzerine almışt.

Ankara NATO'da geri adım attı, Baltık ülkeleri savunma planını kabul etti

Türkiye geçen hafta Baltık devletleri ve Polonya için hazırlanan Savunma Planı'na onay vermemişti. Ankara, bu kararı, YPG'nin tehdit olarak tanımlandığı Türkiye Savunma Planı belgesinin yayımlanmasına ABD'nin de aralarında olduğu sekiz müttefikin izin vermemesi üzerine almışt.

Ankara NATO'da geri adım attı, Baltık ülkeleri savunma planını kabul etti
04 Aralık 2019 - 20:52








Türkiye geçen hafta Baltık devletleri ve Polonya için hazırlanan Savunma Planı'na onay vermemişti.

Ankara, bu kararı, YPG'nin tehdit olarak tanımlandığı Türkiye Savunma Planı belgesinin yayımlanmasına ABD'nin de aralarında olduğu sekiz müttefikin izin vermemesi üzerine almıştı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan da, NATO müttefiklerinin YPG'yi “terör örgütü” olarak kabul etmemeleri durumunda Baltık Planı'na karşı çıkmaya devam edileceğini söylemişti.

Ancak NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, Baltık ülkeleriyle ilgili savunma planının kabul edildiğini söyledi. Litvanya Başkanlık Ofisi'nden yapılan açıklamada da “Türkiye’nin Baltık ülkeleri için yapılan NATO savunma planlarını onaylamayı kabul ettiği” belirtildi.

İngiltere'nin başkenti Londra'da gerçekleştirilen NATO Zirvesi sona erdi.

NATO'nun sonuç bildirgesinde, “Terörizmin tüm türleri hepimiz için tehdit olmaya devam ediyor" denildi.

İttifakın 70'inci yılını kutlamak için Londra'da bir araya gelen NATO üyesi ülkelerin liderleri, ortak deklarasyon yayımladı.

Londra Deklarasyonu'nda NATO'nun bir milyar kişi ve topraklarının güvenliğini sağlamaya devam ettiği, "dayanışma ve birlik" ilkelerinin ittifakın temel taşları olmaya devam ettiği belirtildi.

Avrupa ve Kuzey Amerika arasındaki güçlü transatlantik bağların teyit edildiği deklarasyonda, Washington Antlaşması'nda "bir müttefike yöneltilecek saldırı hepimize yönelmiş bir saldırıdır" taahhüdünde bulunulan 5'inci maddeye olan bağlılık yinelendi. Deklarasyonda, "Bölünmez güvenliğimizin maliyet ve sorumluluklarını üstlenme konusunda hepimiz kararlıyız” ifadesine yer verildi, tüm müttefiklerin savunma taahhütleri uyarınca savunma ve kabiliyet gelişimine yatırım yaptığının, misyon ve operasyonlara katkı sağladığının altı çizildi.

"ABD dışındaki müttefiklerin savunma harcamaları beş yıldır artıyor. Savunmaya 130 milyar dolardan fazla yatırım yapıldı” ifadesi kullanılan deklarasyonda, bu alanda önemli ilerleme kaydedildiği belirtildi.

Deklarasyonda, "Terörizm bütün türleri ve tezahürleriyle hepimiz için tehdit olmaya devam ediyor" vurgusu yapıldı, müttefiklerin terörle mücadele konusunda kararlı olduğu ve bu çerçevede birlikte daha güçlü adımlar attığı kaydedildi.

Rusya'nın saldırgan faaliyetlerinin Avro-Atlantik güvenliğini tehdit ettiği belirtilen deklarasyonda, ittifakın devlet ve devlet dışı aktörlerden farklı tehditlere maruz kaldığı ifade edildi.

Deklarasyonda, NATO'nun savunma amaçlı bir ittifak olduğu, hiçbir ülkeye tehdit teşkil etmediği vurgulandı.

Deklarasyonda, "Herkes için güvenlik sağlamak için çalışıyoruz” ifadesine yer verilirken, bu çerçevede ortaklıkların da geliştirildiği kaydedildi.

NATO'nun siyasi yönünü güçlendirmek için Genel Sekreter'in "ileriye dönük bir tefekkür süreci" başlatması talep edilen deklarasyonda, bu sürecin değişen stratejik ortamı göz önünde bulundurması gerektiğine dikkati çekildi.

Deklarasyonda, NATO liderlerinin 2021'de tekrar bir araya geleceği duyuruldu.

Londra Deklarasyonu'nun açıklanması sonrası NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg basın toplantısı düzenledi.

Stoltenberg, şöyle dedi:

“Üyelerimiz iletişim alt yapısının güvenliği konusunda mutabık kaldılar. Müttefiklerimiz aynı zamanda ortak yük paylaşımı konusunda görülmemiş iş birliği yaptı. Avrupa ve Kanada 130 milyar dolarlık yatırım yaptı. Bu tarihte görülmemiş bir rakamdır. NATO'yu güçlendirecektir.” 

Enerji alt yapısının korunması ve teknolojik üstünlüğün korunması için önemli kararlar alındığını belirten Stoltenberg, “Rusya ile ilgili önemli tartışmalar yapıldı. Rusya ile iletişim kanallarının açık kalmasına karar verildi. Etkin silahsızlanma için çabalarımıza devam etme kararı aldık” ifadelerini kullandı.

NATO Genel Sekreteri, toplantıda Çin'in yükselişini ele alıklarını vurgulayarak, şunları kaydetti:

“Bizim güvenliğimize etkileri düşünüldü. Liderler ittifak olarak birlikte karar vermemiz gerektiği görüşünü bildirdi. NATO değişen dünya ile birlikte değişmeye devam etmektedir. Bu anlamda yeni bir süreç başlatarak NATO'nun siyasi boyutunu güçlendirmek için adımlar atmaya karar verdi...

Tüm müttefiklerimizi korumak için planlarımız mevcut. Daha fazla güçlerimiz de hazır bulunuyor. Baltık ülkeleri ve Polonya'da askerlerimiz doğu sınırında hazır bekliyor. İhtiyaç olursa daha fazla askerle müdahale edebileceğiz. İttifakın diğer bölgelerini savunmak için gerekli planlar da yenileniyor. Bugün de Baltık ülkeleri ve Polonya'nın planlarını yenilemiş bulunuyoruz. Baltık ülkeleri, Polonya'nın savunma planı yenilendi."

“NATO olarak güçlü olmamız gerekiyor. Güçlü bir şekilde silahsızlanma konusunda Rusya ile masaya oturabiliriz. Rusya'nın ihlalleri endişe yaratıyor” diyen Jens Stoltenberg, "NATO geleneksel olarak önce Sovyetler sonra Rusya'ya odaklanmıştır. İlk kez Çin konusunda analizler yapıldı. Çin'den kaynaklanan sorunları değerlendirdik. Hepimiz şunu kabul edebiliriz. Çin'in ekonomik yükselişi ekonomik fırsatlar da sunuyor. Ama Çin'in yeni ve teknolojik silahlara büyük yatırımlar yaptığını da biliyoruz” değerlendirmesinde bulundu.

YORUMLAR

  • 0 Yorum